64’ler dergisi, oyun sırasında çatır çutur kırılan Atari 2600 joystick’leri, NES’in çakma Street Fighter II’si olan Master Fighter II, saatlerin gömüldüğü Sonic serisini ev sahipliği yapan Sega Mega Drive 2, Atari salonları… Dijital oyunlarla nasıl tanıştığınızı bilmiyoruz ama son yıllarda oyun ve oyunculuk kavramının hayli değiştiğini söylersek pek de hata etmeyiz.
Oyuncuların İş Hanlarından Steam’e Uzanan Yolculuğu
1980’ler sonu 1990’lar başında Türkiye’de oyuncu olanların yakından tanıyacağı şeyleri sıraladık girişte. O yıllarda geniş kitlelerin pek de bilmediği ve işin esası, iyi gözle bakmadığı bir şeydi dijital oyunlar ve oyunculuk kavramı. Buna ek olarak oyunlara ve oyunları çalıştıran aygıtlara erişim bugünkü kadar kolay değildi. Olayı “Nereden nereye…” kıvamında anlatmak istemiyoruz ama konu bir şekilde eskilerden açıldığına göre anlattıklarımızın altını doldurmamız lazım. Bunu, günümüzdeki imkanların kıymetinin bilinmesine katkı sağlamak ve zamanın birçok şeyi kökten değiştirebileceğini göstermek adına da yapacağız tabii.
İstanbul’daysanız Yazıcıoğlu İş Hanı, Samsun’daysanız Rus Pazarı, Adana’daysanız Mısır Çarşısı veya Amerikan Pazarı, Ankara’daysanız Maltepe Pazarı, oyun dünyasına açılan kapılarınızdı yıllar önce. İnternet’in bırakın evlerde olmasını, İnternet kafelerde bile kağnı hızında olduğu zamanlarda saydığımız ve daha saymadığımız nice yer sayesinde kâh korsan kâh orijinal olarak oyunları edindik ve saatlerce oynadık. Ama bugünküne kıyasla çok yalnızdık. Çevremizde kafa dengi arkadaşlar bulursak mutlu olurduk; oynadığımız oyunlarla ilgili konuşacak, geçemediğimiz bölümlerle ilgili yardım isteyecek birilerine denk geldiğimizdeyse dünyanın en şanslı insanına dönüşürdük. Sonra hayatımıza bilgisayar ve internet girdi. Artık kafa dengi daha çok kişiyle iletişim kurabiliyorduk ve sevdiğimiz oyunları ilkel koşullarla bile olsa, online olarak oynayabiliyorduk. Elbette biz oyun muhabbeti çevirip saatlerce oyun oynarken, bu topraklardan birileri oyun geliştirmeye çabalıyordu. İstanbul Efsaneleri: Lale Savaşçıları, Dedektif Fırtına ve daha nicesi, Türkiye’de genel gaming sektörü diye bir kavram yokken atılan ve asla unutulmaması gereken cesur adımlardı.
Olayları biraz ileriye sarma vakti geldi. Evet, oyun tutkunları için yarı acı yarı tatlı günlerdi 1990’lar. 2000’lere geldiğimizdeyse küçük çaplı devrimler yaşadık hep birlikte. İnternet hızı arttı, online oyunlar daha da yaygınlaştı ve Half-Life 2, biraz sancılı da olsa, Steam aracılığıyla oyunculara 2004’ün son aylarında sunuldu. 2004 yılı itibariyle Türkiye’deki Steam kullanıcı sayısını bilemiyoruz ama bu yazıyı hazırladığımız gün itibariyle 6 milyona yakın Türk oyuncunun Steam’i aktif kullandığını biliyoruz. Yazının bir bölümünde, biz oyuncuların, eskiden ne kadar yalnız olduğundan bahsetmiştik, şimdiyse sadece Steam’de 6 milyona yakın Türk oyuncunun olduğunu söylüyoruz. Sıkı durun, saha çalışmalarıyla ünlü oluşumların araştırmalarına göre Türkiye’de mobil aygıtlarla oyun oynayanları da hesaba kattığınızda 30 milyonluk bir oyuncu kitlesiyle karşılaşıyoruz. Büyük bölümü 10 ilâ 35 yaş arası olan oyuncuların arasında, dünya çapında profesyonel E-spor müsabakalarına katılıp başarılı sonuçlara imza atan BAU SuperMassive gibi ekiplerin olduğunu da söylemeliyiz.
Gelişmeler bununla da sınırlı değil, olayın sektörel boyutundan da biraz bahsedelim. Bundan yıllar önce düzenlenmesine imkansız gözüyle bakılan GameX gibi oyun fuarları, oyunculuğun dününü bugününü gözler önüne seren oyun müzeleri, geniş çaplı Cosplay organizasyonları, teknolojinin çoğu noktasında treni kaçıran ülkemiz adına oyun tarafında ümitvâr olmamızda etken. Eklememizde yarar var, Gamescom 2016’da Türkiye partner ülkeydi ve bunun olmasını sağlayan, TOGED (Türkiye Oyun Geliştiricileri Derneği) idi. Yönetim kurulu başkanlığı koltuğunda, ülkemizin medar-ı iftiharı oyunlarına imza atan TaleWorlds’ün de yönetim direktörlüğü görevindeki Ali Erkin’in bulunuyor ve bu sayede TOGED yenilikçi hamleleri zaman kaybetmeden yapabiliyor.
Daha iyi Bir Oyun Deneyimine Açılan Kapı: Oyuncu Bilgisayarı
Türkiye’deki ve dünyadaki oyun tutkunlarının arasına her geçen gün yenileri eklenirken, oyunların daha keyifli oynanabilmesini sağlayan ekipmanlar da geliştirilmeye başlandı. İlk başta gamepad, joystick ve temel düzeyde klavye-fare setleriyle başlayan “gaming” ürünleri kapsamına artık bu yönde geliştirilen bilgisayarlar da giriyor. İş ve günlük kullanım için tasarlanan bilgisayarlardan farklı olarak daha dayanıklı ve güçlü donanım bileşenleriyle hazırlanan oyuncu bilgisayarı serileri, seçilen modele göre ciddi anlamda işlem gücü sunarak oyunların yüksek kare-saniye oranlarında oynanabilmesini sağlıyor. Sahip olduğu oyunları zaman-mekan fark etmeksizin oynayabilmek isteyenler ise tercihlerini mobil oyuncu bilgisayarlarından yana kullanıyorlar. Bunda haksız sayılmazlar çünkü artık güncel gaming laptop serilerinin güçleri, masaüstü bilgisayarlarla kafa kafaya gidiyor ve gerek bilgisayar kullanımı gerekse oyun deneyimi noktasında herhangi bir eksiklik yaşatmıyor. “Devir mobilite ve yüksek performans devri.” diyorsanız, bütçenizi belirleyip doğru ürüne rahatlıkla yatırım yapabilirsiniz. Seçeceğiniz bilgisayarların donanımları ne kadar güçlü olursa, size daha uzun süreyle yetecektir, bunu kesinlikle unutmayın. Bu kadar anlattık, popüler markaların geliştirdiği oyuncu bilgisayarı modellerinden bazılarına kısaca değinelim.
Repuclic of Gamers serisiyle parlayan bir yıldız Asus. Markayı, dahili donanım bileşenlerinden, oyuncu aksesuarlarından ve daha pek çok bilgisayar ürünüyle tanıyor olabilirsiniz. Oyun meraklılarını memnun eden sayısız aygıta imza atan ve ROG serisine dahil ettiği başarılı oyuncu bilgisayarı modelleriyle dikkat çeken markanın ürün yelpazesi hayli geniş. Hepsiburada gibi online mağazalardan edinebileceğiniz onlarca seçenek sunan markanın Intel Core i7-7700HQ işlemcili ve GeForce GTX 1050 ekran kartlı oyuncu bilgisayarları, 6000 lira civarında meblağlarla alıcı buluyor. Daha düşük ve yüksek fiyatlı modeller de mevcut, tabii ödediğiniz tutar dahilinde aldığınız donanım da değişiklik gösteriyor.
Bir başka dahili donanım bileşen üreticisi olan MSI da sıkı oyuncuların yakın markaja aldığı markalardan. Dominator, Apache, Leopard ve Raider gibi gaming notebook modelleriyle, güncel oyunların akıcı şekilde oynanabilmesini mümkün kılan marka, fiyat-performans odaklı ürünlerin yanı sıra yüksek fiyatlı modeller de sunuyor. Intel Core i7-7700HQ işlemcili ve GeForce GTX 1060 ekran kartlı oyuncu bilgisayarlarını 10 bin liraya yakın fiyatlarla Vatan Bilgisayar gibi teknoloji marketlerde satışa sunan marka, yazılım desteğiyle dikkat çekiyor.
Piyasanın en tanınan markalarından Dell ise Alienware ürün ailesiyle oyuncular arasında ses getirmeye devam ediyor. Farklı tasarım stiliyle kendine özgü kullanıcı kitlesi edinen ürün ailesinin yeni üyeleri, tasarımlarıyla olduğu kadar performanslarıyla da öne çıkıyor. Markanın Intel Core i7-7700HQ işlemcili ve GeForce GTX 1070 ekran kartlı yeni nesil ürünleri, Hepsiburada gibi alışveriş sitelerinde 10 bin liraya yaklaşan fiyatlardan edinilebiliyor.
Türkiye’deki Oyuncuların ve Türk Oyun Sektörünün Destekçisi Monster
Türkiye’de oyun sektörü, oyun geliştirme süreçleri ve oyuncuların profesyonel arenalarda boy göstermesiyle olduğu kadar; yabancı rakipleriyle baş edebilecek kalite ve performansta ürünlere hayat veren teknoloji markalarıyla da ilerleme kaydediyor. Bağımsız geliştiriciler tarafından hazırlanan oyunlara verdiği desteklerle, E-spor takımlarına sponsor oluşuyla Türkiye’deki oyuncuların gönlünü kazanan Monster, ortaya koyduğu birbirinden başarılı oyuncu bilgisayarları ile de teknoloji alanındaki uzmanlığını konuşturuyor. Deneyimli teknik servis ekibi sayesinde yaşanabilecek arıza ve sorunlara kısa sürede müdahale ederek müşteri memnuniyetini üst seviyede tutuyor. Ayrıca Monster, İstanbul ve Kıbrıs’taki mağazalarıyla, oyun meraklılarına yalnızca ürünlerini sergilemekle kalmıyor, oluşturduğu sanal gerçeklik alanlarıyla oyuncuların muhteşem bir oyun deneyimi yaşamalarına da yardım ediyor.
Düzenlediği etkinliklerle Türkiye’deki oyun meraklılarının birbirleriyle kaynaşmalarına da zemin hazırlayan Monster, Facebook ve YouTube gibi ağlar üzerinden de oyun tutkunlarıyla mükemmel bir iletişim kuruyor. Kimi zaman eğlenceli kimi zaman bilgilendirici nitelikte yazıların yayımlandığı resmi blog sayfasıyla da ülkemizdeki oyun kültürünün canlanmasına katkı sağlayan Monster, genellikle sosyal ağlar aracılığıyla düzenlediği yarışma ve etkinliklerle takipçilerini mutlu ediyor.
Adını Türk mitolojisindeki fantastik canavarlardan alan laptop modelleriyle, her bütçeye ve gereksinime uygun ürünler sunan Monster, kısıtlı bütçeye sahip olan kullanıcıların da maddi imkanı nispeten yüksek olanlar gibi oyunları keyifle oynayabilmeleri için çok sayıda seçenekle yüz güldürüyor. Oyun meraklılarından aldığı geri bildirimler neticesinde oyun laptopları serilerindeki çeşitliliği arttırarak Intel Core i5’li modeller da geliştiren marka, bu sayede fiyat-performans odaklı ürünlere de hayat veriyor. Gelin şimdi Monster’ın kişiye özel konfigüre edilebilen “Canavar” gibi bilgisayar modellerine kısaca göz atalım.
Oyuncu Laptopları konusunda ilk konuğumuz tam bir fiyat-performans ürünü olan Abra A5 V12.1 15.6″ Oyun Bilgisayarı. Mat yapıdaki ve Full HD çözünürlüklü ekranıyla eksiksiz bir oyun deneyimi sunan model, Intel Core i5-7300HQ işlemcisi ve NVIDIA GeForce GTX 1050 ekran kartı ile hem tek kişilik oyunlarda hem de çok oyunculu oyunlarda yüksek performans sergiliyor. 8 GB kapasiteli belleği ve 240 GB kapasiteli SSD depolama alanıyla modern kullanım senaryolarına uyum gösteren bilgisayar, MOBA türü oyun müdavimlerinin öncelikli tercihi oluyor.
Oyuncu Laptopları denince ikinci konuğumuz ise Abra serisinin biraz daha kaslı bir üyesi olan Abra A5 V9.2.2 15.6″ Gaming Laptop. Full HD IPS ekranı ve ışıl ışıl RGB LED arka aydınlatmalı klavyesiyle dikkat çeken model, donanım gücüyle, küçük kardeşinden daha yüksek performans gösteriyor. Intel Core i7-7700HQ işlemci ve NVIDIA GeForce GTX 1050 Ti ekran kartına sahip ürün, 16 GB kapasiteli belleği ve 256 GB kapasiteli SSD’siyle güncel oyunlara meydan okuyor.
Üçüncü ve son konuğumuz Tulpar serisinin canavarlarından biri; Tulpar T5 V13.1 15.6″ Oyun Bilgisayarı. Renk doğruluğu konusuna önem veren oyuncuları memnun eden Full HD IPS ekranıyla ve geceleri de oyun oynanabilmesini sağlayan RGB LED arka aydınlatmalı klavyesiyle beğeni toplayan ürün, donanım gücüyle fark yaratıyor. Intel Core i7-7700HQ işlemcisi ve NVIDIA GeForce GTX 1060 ekran kartıyla donatılan model, 8 GB sistem belleği ve 256 GB kapasiteli SSD depolama alanıyla beklentileri fazlasıyla karşılıyor.
Takipçileriyle sıcak bir bağ kuran Monster’ın düzenlediği etkinliklerin yanı sıra, genel gaming sektörü gelişmelerinden haberdar olmak için Facebook ve Twitter adreslerini takip etmeyi unutmayın. Ayrıca, belirttiğimiz modellerle ilgili detayları ve test sonuçlarını incelemek için Monster’ın kapsamlı içeriklerle zenginleştirdiği YouTube adresine de mutlaka abone olun.